8 Kasım 2013 Cuma

19 Eylül 2013 Perşembe

Cennetteki Meleğim




Rüyalarıma konuk olan cennetteki meleğim, yani özetle bebeğim.. Cansız bedenindeki gülümseyişinle çağırıyorsun sanki beni. Ne gelebiliyorum nede kalabiliyorum.. Tutsaydın elimden çekseydin benide yanına... Belki bende gülümserdim yarına... Bekliyorsun bizi biliyorum.. Sen ki gecelerimde, gözyaşlarımda, hayallerimde ve rüyalarımda beliriyorsun her defasında... Bu dünya işte ozaman anlam katıyor zorluğa... Zor dediğim an yokluğun geliyor aklıma... Sensizliğin zorluğu diyorum yaşantıma... En güzel yerde oluşunun tesellisiyle, tebessüm ediyorum yalan dünyaya fakat yinede diyorum ki keşke... Keşke elimizden tutup götürseydin bizide o güzel cennetine....

Sümeyra Kula Satık

7 Eylül 2013 Cumartesi

Uzaklarda




Uzakların yakınıyım ben... Bilinmeyen bir hüzün var içimde, uzakların en derinindeyim belkide.. Uzaklara yakın, çare'ye uzağım ben... En yakınındaki bile uzak olabiliyorken şu dünyada? Uzaklığın çaresizliği nasıl vurmasın kalbi... Yaşamak mı zor, yaşayan uzaklıkmı bilemedim... Hayat mı zor, insanlar mı bulamadım... Kaybolan kendimi dahi bulamıyorum, arayışlarım uzak kalıyor uzaklarda....

Sümeyra Kula Satık

21 Ağustos 2013 Çarşamba

Bilemedim

Çok üşüyorum. Ağustos sıcağına rağmen üşüyorum evet çünkü soğudum.. Soğudum etrafımdaki bir çok yüze sahip olan insanlardan... Yalan dünyanın gerçeği olsa gerek bu insanlar.. Öyle zorlaşıyorki hayat bu gibiler yüzünden.. Zorluk bile zorlaşır oldu bu zamanda.. ''Acı hayat'' dediğimiz iki kelime ''acı insanlar'' olarak değişmeli bana göre.. Acılar yaşanıyorsa eğer bu insanların ta kendisinden kaynaklanıyor.. Kendini birşey zanneden, kendince iyi olduğunu düşünen insanlar çoğaldıkça çoğaldı iyi ile kötü birbirine karıştı... Kötü bile iyiyim diyebiliyorken? Neyin yada kimlerin iyi ve kötü olduklarını nasıl ayırt edeceğiz bilemedim... Bilemedim insanları, gördüğüm doğrular, yanlışlara yer verdi.. Zorladım kendimi belki dedim yine olmadı.. Değişmedi değişmeyecekti, sevginin yerini nefretler alır oldu.. İyi ile kötünün misali gibi... Ne ola halimiz bilmem?... Rabbim sonumuzu hayır eyleye vesselam...
 
Sümeyra Kula Satık

13 Haziran 2013 Perşembe

Yağmur gibi yağasım, şimşek gibi çakasım! Gök gibi gürüldeyesim var. 

-sKs

Kader

Hasreti, hasretle anıyorum artık... Okadar birikmişki içimde. Her bir harfi kazınmış adeta yüreğime tek tek belirgin bir şekilde.. Sevdiğim insanlar var, her biri uzaklarda.. Uzaklar çok mu güzel acaba soruyorum bazen kendime.. Çünkü onlar benden çok uzaklardalar.. Neden? Niye? Niçin? Diye sorsamda kavuşulması zor işte.. İstediğim an görememek çoook koyuyor be arkadaş... Üzüyor beni fazlasıyla... Kader mi bu bilmiyorum ama kader diyerek geçiyorum...

Sümeyra Ks.

16 Mayıs 2013 Perşembe

Çaresizliğin Gölgesi


Soğuk ve yağmurlu bir sabahın ardından görünen akşam güneşi batmaya hazırken, bir kez daha sarıyor ruhumu çaresizliğin gölgesi... Çıkılmaz yolları çıkmaya çalışırken, insanların engelleri karşılıyor her defasında beni... Neden diye sormak, isyan edişin bir parçası olduğu için sormaya korkuyorum.. Korkunun ecele faydasının olmadığını bildiğim halde susuyorum. Susmaktamı yoksa konuşmaktamıdır çare haala bulamadım ne yazıkki... Sussam suskunluğum haykırır hesap sorar, konuşsam dilim.. Ne susmak çare, nede konuşmak.. Herşey suç bu dünyada ama herşey anlamsız bazen... İnsan en yakınından yediği darbelerle sarsılırken, gelmek bilmiyor adaletsizliğin ve zulmün sonu.. Peki tek sığınabileceğimiz Rabbimiz'de olmasaydı yaşanırmıydı bu yalan dünyada..???

Sümeyra Ks.

24 Nisan 2013 Çarşamba

Garip

İçim.. İçimde garip bir duygu. Sessizlik sarmış yüreğimi.. Hasret sarmış bütün ruhumu ve hüzün sarmış bütün bedenimi.. İçimde garip bir duygu, anlatamıyorum.. Ömrümün son anına kadar susmak geliyor içimden.. Yalnızlık sarıyor dünyamı ve ben anlatamıyorum.. Uzağım, uzak olmamam gereken herşeye.. Canımı acıtsada bu durum, çekmeye mecburum çaresizce.. Dile gelse keşke şu yüreğim. Ne varsa haykırsa uzak ve yalnızlıklara... Haykırsa tükense bitse artık.. Tükense ya artık! Tükenip bitse yok olsa... Sonu olsa haykırışlarımın... Sonu olsa... Son NefeS olsa haykırışlarımın tükenişi....

(-.sKs.-)

19 Nisan 2013 Cuma

Unutmak

Bazen..

Bazen insan unutmak ister.. Unutmak ister geçmişinde yaşadığı bütün mutsuz umutsuz acı günleri.. Unutmak istedikçe unutamamak varya işte o en acısı bugüne dair... Hayatı zor ve çekilmez yapan insanın üzüntüleri sıkıntıları değilmidir zaten..? Unutmak istiyorum canımı acıtan, umudumu, hayallerimi yıkan herşeyi unutmak! Unutamıyorum.. Evet unutamıyorum, bir yerlerden çıkıveriyor unutmak istediğim herşey. Unutamıyorum... Acımı ikiye katlıyor unutamadığım zorlu zamanlar... Nekadar da imtihan desem, duramıyorum.. Gözlerimi, dudaklarımı hüzün sarıyor ansızın... Ansızın gelişi hüznün beni benden alırken, uzakların hayali beliriyor gözlerimin önünde... Kalp ritimlerim ise eşlik ediyor üzüntüme... Ve dağılıyorum birden bire farkına varmadan belkide...

Sümeyra Ks. (-.sKs.-)

12 Nisan 2013 Cuma

Gitmeliydim

Gitmeliydim bir yerlere.. Ulaşılmanın zor olduğu ıssız ve sessiz yerlere... Anlatmak istediklerimi anlatmalıydım kimsesizliğe... Sessizliğe haykırmalıydım içimdekileri... Anlamayan anlamasada, kimsesiz ve sessiz beni anlardı biliyorum... Gitmeliydim uzakların uzağına çıkılmazların çıkmazına belkide... İçimde bir yangın, yangının içinde bir yara, yaranın içinde bir acı.. Sevdiğim insanlar uzak, çaresizlik çok yakın... Ben onları yüreğimin en derinine hapsetmiş, öyle avunuyorum bu diyarlarda.. Zorluklara göğüs germeye çalışıyorum her defasında, hasrete sabretmeyi öğreniyorum.. Mecburum çaresizim, elim kolum bağlı.. İstediğim an sevdiklerime sarılamıyorum belki ama onlar şu yüreğimi sarıyor ya o bana yetiyor yetmek zorunda olduğu için belkide yetiyordur... Bu hayat zor dostum... Bu hayat acı... Bu hayat hasrete vurgun... Vurgunn be dostum....

-.sKs.-

25 Mart 2013 Pazartesi

Sustum

Sustum, suskunluğun bile susuşu var üzerimde... Ne yazsam da anlatamam belki içimdeki suskunlukları yada kırıkları... Güneş açmış olsada ısınamıyorum. Üşümüşüm fazlasıyla... Yüreğim çırpınıyor, bir ümit işte ısınma çabasında... Isınamadıkça çaresizliğe boyun büküyor adeta... Neden yada niçin dememek için susmayı tercih ediyor belkide çaresizce...
 
-Sümeyra Ks. (.sKs.)

21 Mart 2013 Perşembe

Kayıplarda

Durgunluk nedir sizce? Birşeylere karşı direnmek, durmak, durulmak mı yoksa bir anda hiç anlamadan dünyadan kopmak mı?.. Durgunum, yüreğim kendisine küsmüşcesine sessiz ve yorgun... Bu hayat nekadar da yorar oldu. İnsanlara laf anlatmak mı yoksa anlatamamak mı yordu bir türlü bunu ayırt edemiyorum.. Belki herşey ortada ve bende tam ortanın ortasında kayıplarda... Bazen insan hayal eder ya... Başını alıp gidesi gelir kimselerin olmadığı ıssız sessiz uzak yerlere.. Yani kayıp olmak ister, bulunamamak ister yüreğinin suskunluğunu ve yorgunluğunu yok etmek ister ama olmaz ya işte hayalden ibaret kalır, kalırda daha da ağır gelir bu yüreğe... Öylesine durgun, yorgun ve suskunum işte... Yüreğim kendisiyle barışmak istedikçe hayatın zorlukları takılıveriyor engeller koymaya devam ediyor.. Peki ne yapmalı şu dünyada Rabbe sığınmaktan başka?... Ortanında tam ortasındayım işte... Tam ortasında kayıplarda...

Sümeyra Ks. (.sKs.)

19 Mart 2013 Salı

Ey Yar

Gülüşüne ömrümü verdiğim.. Tek damla göz yaşına öldüğüm... Sensin yâr! Sen... Sensiz bu şehri düşünmek bile acı verirken, sensizliği göstermesin yaradan... Seviyorum yâr seviyorum delicesine.. Çılgınlar gibi... Bulamadığım bir çok söz gibi... Seviyorum yâr... Öyleki, bir bıraksan şu elimi kaybolurum, ben benden giderim yâr... Kara toprak olur giderim yââârrr...... Hayatım sensin, nefes almaksa eğer o sensin yâr.. Nefesim sensin seennn ! Ey yâr bakmaya kıyamadığım... Öylesine seviyorken seni ve senden başka kimsem yoksa bu şehirde senin için yaşıyorum demektir yâr... Senin için... sEnin içinn ey yâr... Herşey ve herşeyim senin için yâr... ♥ E ♥

- Sümeyra Ks.

18 Mart 2013 Pazartesi

Zoruma Gidiyor

İnsan olduğumu unutturan insanların, insan olduklarını bilmek zoruma gidiyor... İnsanoğlu çok garip bir varlık. Çözmeye çalıştıkça düğümlerde boğuluyorsun.. Tam çözecek gibi olurken busefer insanlar başlıyor boğmaya... Hazır bekliyorlar sanki? Her an bir zarar verme çabasında olmaları nekadar da tuhafıma gidiyor... İnsanım demeye korkar oldum.... İnsan olmayı unutturdular.. Bizi bizden soğuttular... Zoruma gidiyor... Elden birşeyin gelmemesi zoruma gidiyor.. Söylenecek çok şey varken susmak zoruma gidiyor... Haksızlığa boyun eğmek zoruma gidiyor... Yüreğimde kopan fırtınaları durduramamak zoruma gidiyor... Fırtınanın hesabını yürekten sormak zoruma gidiyor... Çare bile çaresizliğin içinde boğulurken nasıl nefes alsınki bu yürek..? 


Sümeyra Ks. (.sKs.)

12 Mart 2013 Salı

Öylesine

Öylesine derin ve öylesine sessiz... Çırpındıkça görülmez oluyorsun. Kime ne anatsanda sen yokmuşsun gibi hayatlarına devam ediyorlar.. Ortada bir yanlış var, varda yanlışı kabullenen o insanlar yok.. Haksızlıklar desen almış başını gidiyor. Peki bu haksızlığı tetikleyen hayatmıdır yoksa insanın nefsimidir diye sorsam bir çoğumuz nefs diyecektir.. Nefse sürükleyen halbuki hayat değilmidir... İnsanın hayatındaki yaşam nefsine hükmetmiyormu? Hani şu ''özenti'' dediğimiz kelime var, bizi zarar ziyana uğratan. Hani birde ''insanlar ne der'' diye bir hayat biçimi vardır ve ona göre yaşar herşeyin en iyisini isteriz yada kendimiz için iyi olan şeyin insanlara göre kötü olması sebebiyle kendimize ettiğimiz şu hayat biçimi... Anlamakta zorluk çekiyorum insanları, dinimiz islam fakat yaşantımıza bunu yansıttırmıyorlar şu ''bazıları''... Özenti almış başını gidiyor... Kimseye değil insan kendisine zarar verdiğinin farkında bile değil ne yazıkki.. Anlamıyorum şu ''bazılarını'' başkalarına kızdıkları şeylerin en aalasını yapmaları nekadar da tuhafıma gidiyor...


Sümeyra Ks. (.sKs.)

8 Mart 2013 Cuma

İstiyorum

Mutluluk nedir diye sorsalar, bir çocuğun elindeki şeker derdim... Sizce peki nedir mutluluk? Çocukken oynadığımız oyunlarmı yada yediğimiz onca şekermi? Büyüdük  ve aldılar elimizdeki şekerleri. Acı verdiler elimize şeker yerine, oda yüreğimizi parçaladı ansızın... Geri versinler mutluluğumuzu. Masum, tertemiz, acısız yüreğimizi geri versinler.. Elimizdeki acıyı alıp yerine şeker tutuştursunlar geri... Çokmu şey istiyorum bilmiyorum ama istiyorum. Yalan insanların yalanlarından arınmak istiyorum... Barışcıl bir dünya istiyorum. Mutlu bir hayat. Yani özlediğimiz çocukluğumuzu istiyorum.. Uçurtmamı uçurup, özgürlüğe salmak istiyorum...


Sümeyra Ks. (.sKs.)

22 Şubat 2013 Cuma

Anlam

Hiçbir şeye bazen anlam veremediğimiz şu dünyada, susmak nekadar'da anlamlı...

(.sKs.)

Kopamayan üç şey

Ne kadar zor şu ayrılıklar... Hiç olmasa olmaz mı.? Her ayrılık bir vuslat demek esasında. Bir yerden koparken bir yere tutunmaya gider insan, her ne koşulda olursa olsun bu böyledir... Zordur ama ayrılık olmasa şu dünyada vuslatın ne anlamı kalırdı değilmi? İkiside birbirinden ayrılmaz ikili ve nekadar acı versede bu böyledir başka çaresi yoktur. Hepimizin uzaklardan beklediği birileri vardır elbette... Dalıp gitmiyormuyuz her defasında uzak diyarlara. Bazen kendimizi bile uzaklara sürükleyip özletmek istemiyormuyuz..? Ne özlemin anlamı olurdu ayrılıklar olmasa nede vuslatın anlamı olurdu ayrılıklar olmasa... Üçüde bir bütün, bir bedende bir can misali... Önce ayrılık sonra vuslat gelir ve bunları özelleştiren birşey varki oda özlemdir... Ne ayrılık, ne vuslat, ne de özlem kopmaz birbirinden, sadece insanlar kopar her üçünden..... Şu hayatı zorlaştıran da kolaylaştıran da sadece biz insanlarız... Sabrı bilirsen Rabbe güvenirsen zorluklarda ayrılıklarda hasrette çekilir... Yok ise sabrın, yok ise güvencin ve yok ise ümidin işte ozaman hayat zorlar, zehirler seni... Acıtır en acımasız şeklinde...


(.sKs.)

19 Şubat 2013 Salı

Uçurum Kenarı

İnsan hiç kendi kendine konuşurmu sizce? Bana soracak olursanız konuşur. Konuşacak kimsesi yoksa konuşur. Konuşacak birileri olsa bile dahi artık konuşmaya cesaret edemiyoruz. Hayat bizi öyle şeylere, öyle yaşanmışlara sürüklediki. Kendi kendimizle, yüreğimizle bizi konuşmaya mecbur bıraktı adeta... Bilmiyorum belki siz daha farklı düşünüyorsunuzdur ama ben böyle düşünüyorum... İnsan öyle bir hale geliyorki bazen sanki bir uçurumun kenarında beklerken birşeylere karar verme gayreti içerisinde boğuluyoruz... Uçurumun kenarından bahsediyorum ya... Hafif bir rüzgar esintisinin alıp götürmesi an meselesi... Hayat mı desem insanlar mı desem kararsız kalıyorum... Niçin uçurumlara kaldık? Gidecek başka yerimiz yokmuşcasına bazen atmıyormuyuz kendimizi bilmediğimiz yerlere? Kendi yüreğimizi hesaba çeker olduk sürekli, hesaba çekilecek yürek olmadığı halde... Anlamaya çalışıyorum, anlamaya çalıştıkça anlaşılmaz oluyor herşey. Kendimi bile bazen anlamıyorum, anlamaya fırsat vermiyor yürek.. Şimdi yürek midir suçlu olan yoksa ben mi ? Ha şimdi diyeceksiniz yürek senin değil mi zaten? Önce yaratan Rahman'ın elbette ama sonrasında yürek dediğim şey bazen bana ait olmayı seçmiyor işte bir kuş misali uçup gidiyor estiği yerlere... Ara ki bulasın, yerine koyasın... Ve an geliyor zaman diyoruz ya.. Zaman dediğimiz şey  varya, işte herşeyi en sonunda ona yükleyip sıyrılıyoruz herşeyden kendimizi kandırırcasına... Hayat bizimle oynadığı gibi oynuyoruz, kandırmalar diz boyu olmuş.. Yalanlar desen haddi hesabı yok.. Hoşgörü saygı sevgi desen çıkar uğruna.. Şimdi yürek nerelere gitmesin ki??? Nerelere uçmasın???

Sümeyra Kula Satık
(.sKs.)

18 Şubat 2013 Pazartesi

Haykırmak


Haykırasım var ama haykıramıyorum! Gitsem başımı alıp sonra yürüsem bu soğuk şubat mevsiminde ve üşüsem doyasıya... Yürüsem bilmediğim yerlere, uzaklara koşsam, ulaşsam en yüksek mekanlara... Dağlara, uçsuz bucaksız yerlere mesela..? Sonra haykırsa yüreğim, sonra haykırsa istediği kadar ve hatta ritmi durana kadar haykırsa! Avazımın çıktığı kadar bağırsam dünyaya... Kimseler bulamasa beni... Korksam karanlıklardan, korksam ıssızlıktan! Yinede buna rağmen kayıp olsam, kayıplara karışsam ve korkumun faydası olmasa hiç birşeye... Sonra hep heran haykırsam! Çığlıklar içimde boğulmasa... Yüreğimin sessizliği haykırmasa? Sesi haykırsa artık olmaz mı...???


Sümeyra Kula Satık 
(.sKs.)

Balık olmak


Bir akvaryumda balık olmak isterdim. Şimdi siz buna güleceksiniz belkide ve neden diyeceksiniz. Duyar gibi oldum... Bilmem bende bilmiyorum belkide balık kadar bilinçsiz hafızası zayıf olmak isterdim... Bütün sıkıntıları zorlukları dertleri kederleri suya bırakmak için belkide balık olmak istemişimdir... Düşünmemek için belkide...

.sKs.

10 Şubat 2013 Pazar

Acı Nedir Sizce

Bazı şeyler acıtıyorken yüreğimizi, neden o bazı şeylerden vazgeçmeyi denemiyoruz? Biliyorum hiçte kolay değildir yüreğinizi acıtanları bir anda yok etmek, silmek veya o acıdan vazgeçebilmek. Kim ister bile bile acı çekmeyi diyorsunuz şimdi içinizden onuda biliyorum ve sizi elbette ki anlıyorum. Şundan emin olmak gerekir ki acı çekmemiş hiç bir insan yoktur. Sadece insanın kendi acısı kendine dir ve herkesin acı anlayışı farklıdır. Bir tarafta aşk dediğimiz duygu acıtır kimilerini, diğer tarafta ekmek davası yoksulluk dediğimiz şey belkide. Aşk acısı çeken bir zengin, en büyük acının kendisinin yaşadığını düşünürken diğer tarafta bir fakirin açlık acısı, açlık imtihanı yer alıyor. Zengine sorsanız açlık acısını, ekmek davasını bilmez, yoksulluğu da bilmez... Bir fakire aşkı ve zenginliği sorsanız eminim ki ikisindende haberdardır. En büyük zenginliğin huzur, bir ekmeğin aşk olduğunu tanımlar size... Nedir acı soruyorum size... Evet herkesin acısı kendine fakat iyi düşünmeli gerçekten o acı bizim çekmek zorunda kaldığımız vazgeçemediğimiz bir acı mı yoksa vazgeçebileceğimiz ve boşuna çektiğimiz bir acı mı. Şunuda çok iyi bilirim aşk acısı dediğimiz şeyin yeni bir aşkla son bulacağını... Peki ekmek davası dediğimiz yaşam mücadelesinin sonu varmıdır sizce? Acımız acıysa çekelim, kendimizi bukadar harap etmeye gerek yok diye düşünüyorum... Sadece biraz sevgi ve huzura ihtiyacımız var... Sevgi de huzur da uzak değil bunu unutmayın ve kendinizde arayın...

Sümeyra Kula Satık

6 Şubat 2013 Çarşamba

Kanadı yaralı kuş

Gelecek olan bir veda daha... Yine bir ayrılık. Ne çok birikti vedalar, ayrılıklar ve özlemler şu kısacık hayatımda... Hayatım özlemlerden yana bana düşmanca davranıyor sanki... Bir yanda gözyaşım akarken diğer yanda kalp ritimlerime sevincim karşılık veriyor. Yar ile kavuşma sevinci var yüreğimde.. Gözümdeki damlaların apayrı bir anlamı varken anlatamıyorum asıl sebebini. İçimde garip bir duygu... Hani bir kuşun kanadının yaralandığını düşünün, gördüğünüzde içiniz sızlar... Kanadım yaralanmış gibi kendime içim sızlıyor. Hangi sözleri yazacağımı bilmiyorum çünkü yazacağım sözlerin hiç bir tanesinin duygularımı anlatmaya gücü yok. Yaralı bir kuş misali uçuyorum işte. Yaralı ama yinede uçan bir kuş... Hüznüm sevincime karışırken, ben Sevdası kocaman bir kuş olarak eşime uçuyorum...

Sümeyra Kula Satık

4 Şubat 2013 Pazartesi

Sessiz

Sessizlikmiş mutluluk? Öyle söyledi sessiz. Şu hayat anlamaya ve anlaşılmaya yer vermiyorsa yaşamanın ne faydası var acaba? Herkes benim gibi düşünürmü bilmem fakat yürek çırpınıyorsa delice. Uçmak istiyorsa kanatlanıp ve uçamıyorsa hapsedilmişcesine işte ozaman bir sıkıntı var demektir... Çaresi belki bellidir, çaresizliği gidermenin yolu çareyi aramamaktır belki.. Aradıkça kayboluyor, dağılıyor insan. Hele anlatamıyorsa derdini insan işte ozaman dokunur bütün yaşam... Birde eklenmişse üstüne üstelik yağan yağmurun ardından gözlerdeki tane tane damlacıklar vay haline... Dokunurda dokunur, düşünceler boğar bir denizin seni alıp boğmasından daha beterdir acısı... Ya sensindir anlaşılmaz olan ya sensindir anlamayan yada en iyisi artık yazıya son vermek.... Bütün suçu insan kendinde aramalı diyerek uzak tutuyorum bütün hayatı ve insanları suçlardan...

Sümeyra Kula Satık

3 Şubat 2013 Pazar

Hayat mı yoksa İnsan mı

Hayat mı yorar insanı yoksa insanmıdır yoran kendini? Sizce hangisi desem hangi cevapları alacağımı bilmiyorum. İnsan çözemiyor bazen ne için bukadar yorulduğunu. Hayatın gerçekleri, hayatın yaşama zorluğu diyoruz bazen. Bazende insanlara yüklüyoruz bütün suçu, kendimizinde insan olduğunu unutarak belkide... Bütün suç insanlarda ise bizde suçluyuz o halde. Hayat mı yorar adamı insanlarmı gerçekten cevaplanması zor bir soru. Çok soru işareti bırakan sözlere sebep olur belkide bu soru bizlere... Bana sorarsanız eğer kendimce şunları söylemek isterim... Hayatı bu hale getiren ve çekilmez yaptıran insan varlığıdır, yani bizleriz. Nasıl görürsek öyle yaşarız. Güzel görmeyi, küçücük şeylerden mutlu olmayı öğrenmediğimiz sürece evet hayat yorar bizi! En masum çocuğa bile bu soruyu sorduğunuzda alacağınız cevap bence insan olacaktır. O çocuğa herşeyi öğreten aileyse, insanlarsa hayatın hiç bir suçu yoktur çünkü hayat onların oyunu eğlencesidir taki insanlar karışıp kısıtlayana kadar... Yada büyüyene kadar... Bence büyüsekte insan olarak masum çocukları oynamalıyız.. Büyük olgun ama masum çocuklar olmalıyız. Hayatı oyuncak sanarak herşeyden mutlu olmalıyız çocuğun aldığı bir şeker dahi gözlerinin parlamasına sebep iken o şekerler biz olmalıyız... Hayatı zehir edende tatlandıranda biz insanlarız... Nasıl yaşamak istiyorsanız öyle yaşayın. Hayat sizin, tercih sizin...

.sKs.

1 Şubat 2013 Cuma

Bekliyorum

Yıldızlara sorar oldum seni... Onlarda uzak bana, sen gibi birtanem... Haykırıyorum yüreğimle duyarlarmı diye? Duyup bana seni getirirlermi diye ama onlarda ulaşılmaz sen gibi... Hasretin varya kor olmuş yüreğimde. Özlem ateşiyle yanarak geçiyorken zaman nasıl dayanır yürek? Sustu dilim, kırgın gönlüm bu ayrılığa. Vuslat hayaliyle anar dururken seni, zaman dahada acıtır beni. Gücüm kalmadı artık... Sensizliğin bedeli ağır geliyor çok halsiz kaldım birtanem... Oysa bu ayrılık olmasaydı, güçsüz kalırmıydım ben? Seninle var olanım ben. Nefesimi zorluyor artık günler... Dayanma gücüm ne kadar kaldı bilmiyorum, kendimi çözemez oldum. Bittim ben birtanem... Yoruldum... Çok yorgunum, yorgunluğum dahi sükut ilan etmişken nasıl hayata bağlanayım... Sessizlik sırdaşım olmuş benim, geceler dostum... Bekliyorum, kavuşacağımız o günü bekliyorum...

.sKs.

31 Ocak 2013 Perşembe

Papatya

Papatya olup, yaprak yaprak koparılasım var... Seviyor sevmiyor diyerek değil. Sadece tek bir fark ile, sabır diye diye...

.sKs.

30 Ocak 2013 Çarşamba

Kime ne

Yine gece oldu. Ve yine uyuku tutmuyorsa, gecenin hiç bir suçu yoktur.. Geceye bulaşan hayaller, kırgınlıklar yada anılardır suçlu olan. Ne yapacağını bilmez insan böyle anlarda. Sadece uzanırsın yatağına ve açmışındır geceye ortak olan hüzünlü şarkıları. Dinler durursun, düşünür durursun hatta kendine veya kendinden olamayanlara kızar durursun... Ne halde olduğunu kimse bilmez, anca Rab bilir ve karanlığın karasının yansıdığı duvarlar bilir halini. Yeri gelir başını vurasın gelir. Bir kurşun sıkasın gelir geçmişte seni acıtan herşeye ve kimse görmez yüreğinin parçalanmış halini.. Kimseler duymaz yürek çığlığının bile acı çektiğini. Haykırsan ne fayda? Yıkılsan ne fayda yada ölsen ne fayda? Hiç birşey geriye gelmiyorken, yürek yangını nasıl söner... Acıtır sessizliğide, çığlığıda. Kime ne?..

.sKs.

28 Ocak 2013 Pazartesi

Yazsam


Yazsam diyorum sonra yazsam roman olur diyorum, sonra yazsam diyorum sana olan aşkımı anlatan bir kitap. Sonra vazgeçiyorum ne kitap yeter aşkımı anlatmaya ne dağlar ne yollar ne dünya yetmez işte seni anlatmaya sevgili... Gözlerine baktığımda bile gözleri dolan bir insan var karşında. Gözlerine bakmaya layıkmıyım bilmiyorum ama gözlerine bakıp, seni çok seviyorum demeliyim her defasında. Dile getirmeliyim bunu, esasında haykırmak geliyor içimden haykırsam dünyaya duyururmuyum sesimi diyorum. Diyorum sonra vazgeçiyorum yine sevgili. Gözlerine söylemeyi tercih ediyorum sonrasında... Gözlerin anlatıyor çünkü herşeyi bana. Ve bu bütün dünyaya bedel oluyor, beni benden alıyor be sevgili...

.sKs.

Geceler


Geceler sana mı vurgun yoksa benim sana olan vurgunluğum mu yansır gecelere s'e'vgili? Saat gece 3ü vururken, gözlerim sen diye yanarken... Yokluğun acıtır, uyukularım terkeder beni... Sana sesleniyorum s'e'vgili geceler sana mı vurgun yoksa geceler bana mı vurur!... 

.sKs.

27 Ocak 2013 Pazar

Sebebim


Uyuku tutmadı yine bu gece
Hüzün kokuyor odamın heryeri
Pencereyi açsamda yetmiyor
Gelmiyor mutluluğun sebebi

Yokluğun sarar bedenimi
Çaresizlik vurur yüreğimi
Sustursamda sessizliğimi
Gelmiyor sevdamın sebebi

Acıtır sensizliğin şehri
Umutsuzca ağlar zaman
İstesemde geçmez günler
Gelmiyor ömrümüm sebebi...

.sKs.

24 Ocak 2013 Perşembe

Soğudum

Soğudum. Mevsimdenmidir yoksa insanlardanmıdır bilemiyorum ama Soğudum. Üşümek değil bu bambaşka bir duygu. Durgunlaşmakla beraber susmak mı demeli, nasıl tanımlamalı bilemiyorum ama Soğudum. Soğuk esiyor, şiddeti pek kuvvetli. Hayat vuruyorda vuruyor... Esip esip duruluyor... Birde gönüle söz geçirse, ah birde şu gönülü fırtına alıp götürse ya? Esmeyle kalmasa keşke... Yoruldu bu gönül galiba... Nedendir niyedir yine bilemiyorum ama suskun bu gönül...

.sKs.

17 Ocak 2013 Perşembe

Efkarlıyım

Yine efkarlıyım bu akşam, sorma hiç neden? İçimde eser sert rüzgar ve yağmurla boğulur yüreğim.. Ardından fırtınayla karışır kar taneleri, O beyazdır ama insanlar kara. O temizdir ama insanlar karanlık... Gelde anla dersin içinden sessizce ama anlam veremezsin işte insanlara... Güven bana derler en derin acıyı hissettirirler, yalan dünya bu olsa gerek. Yeri gelir anlatamazsın derdini, toprak olur sırların... Anlat derler anlat dertler paylaşıldıkça azalır derler. 
Yarın bir bakmışsın çoğalmıştır. Herşey boştur! Bu dünyada gerçek ve doğru insan bulmakta zordur... İnsan dediğimizde bir durur düşünürüm hatta ve hatta geri adımlar atmaya başlar ayaklarım... Nedendir bilinmez desemde herşeyin vardır sebebi bilir Rabbim! Ötesi gerisi yok işte, dünya ortada insanlarda ortada... Gün gelecek elveda diyeceğim toprak olacağım ve unutulacağım... Kim nederse desin sonumuz ölüm etmemeli zulüm...

.sKs.

Sensizlik

Oysa sensizlik çok zordu... Zor olmasaydı rüzgar esermiydi sessiz ve sensiz... Sensizliğin oluşumuydu sessizliğim... Gitmeliydim başkalarına göre, sana göre kalmalıydım belkide... İşte bu anda başladı bütün çaresizliğim.. Ne kalabiliyordum nede gidebiliyordum... En kötüsü de ne bilirmisin, senden ayrı kalmak, ihtiyacımın olduğu an yanımda olamaman, sarmanı istediğimde saramaman, ağladığımda gözyaşımı silememen, üzüldüğümde güldürememen... Gözlerimi her kapadığımda sen geliyorsun... Gitmemen için ya ölüm uyukusuna yatmalıyım yada... Bende bilmiyorum işte! Ayrılığın ve aşkın tarifi olmasa gerek anlatamıyorum... Ne gündüzüm gündüz, nede gecem gece. Sen yoksun ya işte yürek suskun ve yorgun... Senin gücüne ihtiyacım var sevgili... Gücün bana güç katıyorken şimdiyse çok halsiz kaldım...

.sKs.

16 Ocak 2013 Çarşamba

Yazasım Geldi

Yazasım geldi yine. Bir akşam hüznü çöktü yüreğime. Dil suskun, gönül yorgun. Ne desem ne yazsam nasıl ifade etsem sana olan duygularımı bilmiyorum ama yazasım geldi yine öyle... Sen anlarsın beni, ben anlatamasamda yazamasamda, bakışımı okur gözlerin bilirim. Yüreğin bilir yüreğimi bilirim... Sen ki benim Herşeyim ve Herbişeyim. Ömrümü ömrüne verdiğim sevgili sensizlik en ağır imtihan bu yorgun yüreğime bunu bilesin...

.sKs.